Şeb-İ Arus Turları İle Mevlâna’nın Şehrinde Vuslata Tanık Olun!
Her yıl aralık ayında düzenlenen Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri yerli yabancı pek çok insanın ilgisini çekiyor.
Selçuklu döneminde sarayın gül bahçesi, günümüzde ise "Gel, Gel, ne olursan ol, gel” sözü ile tüm Dünya’ya nam salmış olan Hz. Mevlâna Müzesi ile gezimize dervişane kapısından girerek başlıyoruz. Kuzey batı yönünde müzemizin içinde yer alan derviş hücreleri, güney yönünde yer alan matbah ve Hürrem Pasa Türbesi, Üçler Mezarlığı’na açılan Hâmûsân ( Susmuslar) kapısından sonra avlunun doğusunda ise Sinan Pasa, Fatma Hatun ve Hasan Pasa türbeleri yanında semahane ve mescit bölümleri ile Mevlâna ve aile fertlerinin mezarlarının da içerisinde bulunduğu ana bina gezimizi yaparak, avluya Yavuz Sultan Selim'in 1512 yılında yaptırdığı üzeri kapalı şadırvan ile "Seb-i Arûs" havuzu ve avlunun kuzey yönünde yer alan selse bil adı verilen çeşme ile gezimizi tamamlıyoruz. Ardından Koyunoğlu Müzesi geziyoruz.
Sonrasında Hz. Mevlana’nın “duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme “diye seslendiği ve ruhunun aynası olarak adlandırdığı Şems- i Tebrizi Türbesini ziyaret ediyoruz. Gezilerimizin ardından biraz dinlenmek adına Alâeddin Tepesinde kısa bir mola veriyoruz. Molamızın ardından Alâeddin Tepesinde bulunan Alâeddin Cami geziyoruz. Gezimizin ardından öğle yemeğimiz için mola veriyoruz.
Yemekte Konya mutfağının lezzetlerini tadıyoruz. Yemeğimizin ardından Sultan II. İzzeddin Keykavus Devrinde, Emir Celaleddin Karatay tarafından, 649 yılında inşa edilen Karatay Medresesi 1955’den günümüzde Karatay Cini Eserleri Müzesi olarak kullanılmaktadır.
Vezir Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından, hadis ilmi öğretilmek üzere 663’de yaptırılan ince minare medresesini gezdikten sonra 17.00 çayı için Meram Bağlarına gidiyoruz. Burada çay ikramımızın ardından otelimize varış. Akşam yemeği ve konaklama. Yemek sonrasında sema törenini izlemek üzere hareket ediyoruz.
Mevlâna Hazretleri'nin devamlı ziyaret ettiği dönemin bilgini ve psikologu Tavus Baba (Tuzcu Baba) asıl ismi Muhammed El-bini Türbesini ziyaret ediyoruz, türbe gezimiz sonrası Konya’nın 8 km kuzey batısında yer alan, Selçuklu ve Osmanlı döneminde İpek ve Baharat yolları üzerinde olması nedeniyle önemli bir yer olan Sille’ye hareket ediyoruz.
Konya’da yaşayan Mevlevi Dervişlerince sürekli ziyaret edilmiş bu yeri panoramik olarak gezdikten sonra UNESCO tarafından 2012 yılında Dünya Miras Listesi'ne dahil edilen Çatalhöyük’e hareket ediyoruz. Çatalhöyük'ün diğer neolitik yerleşimlerden temel farkı, bir köy yerleşmesini aşıp kentleşme evresini yaşamakta olmasıdır. Dünyanın en eski yerleşimlerinden biri olan bu yerleşimin sakinleri, ilk tarımcı topluluklardan da biridir.